[go: up one dir, main page]

İçeriğe atla

değmek

Vikisözlük sitesinden

Türkçe

[değiştir]

Söyleniş

[değiştir]
IPA(anahtar): /de‿ˈmec/
Heceleme: değ‧mek

Köken

[değiştir]
Eski Türkçe teg(teg, aynı seviyede, , eşit) sözcüğünden, teŋ(teŋ, dengeli, denk), teŋe-(teŋe-, karşılaştırmak, ölçmek). Kazak ve Kırgız dillerindeki теңге kelimesi ile soydaştır. Türkçedeki denge kelimesi ile akrabadır.

Eylem

[değiştir]

değmek (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi değer)

  1. aralık kalmayıncaya kadar birbirine yaklaşmak, dokunmak, temas etmek
    Kapıdan bir an birbirimize 'değerek'kıymet girdik. - Y. Z. Ortaç
  2. değerinde olmak, kıymetinde olmak
    Benim ömrümün üç günü üç yüz bin liraya değer. - H. Taner
  3. erişmek, ulaşmak
    Mektup elime değmedi. Yaşı on beşine değince
  4. değerde olmak
    Bütün Dünya'ya değer gözlerin.
  5. herhangi bir vasıfta olmak
    Babaannem özel bir kadındı. Anlatılmaya değer. - A. Kutlu
  6. karşılık olmak
    Evet, onun için her şeyi feda etmeye değer. - A. Kabaklı
  7. istenilen yere düşmek, rast gelmek, isabet etmek
    Kurşun hedefe değdi.
  8. zevk veren şeylerle hoşa gitmek
    Bu kahve değdi doğrusu.

Çekimleme

[değiştir]

Zıt anlamlılar

[değiştir]

Deyimler

[değiştir]

Türetilmiş kavramlar

[değiştir]

Çeviriler

[değiştir]

Kaynakça

[değiştir]

Türkmence

[değiştir]

Eylem

[değiştir]

değmek

  1. değmek, dokunmak
  2. eş değerde olmak

Kaynakça

[değiştir]
  • Atacanov, Ata (1922). Türkmendolu Yir Sözlüğü.