Alişir
Bu maddedeki bilgilerin doğrulanabilmesi için ek kaynaklar gerekli. (Mayıs 2024) (Bu şablonun nasıl ve ne zaman kaldırılması gerektiğini öğrenin) |
Koçkirilizade Alişir Alişanzade veya Alişer (1865[1] ya da c. 1882[2][3],Sivas, İmranlı - 9 Temmuz 1937, Kafat, Ovacık) Zaza[3] asıllı halk ozanı ve Kürt milliyetçisi. Sivas Kürdistan Teali Cemiyeti Şube Reisi'dir.[4][5] Alişanzade Mustafa Paşa'nın katibi oldu. Mustafa Paşa'nın ölümünden sonra oğlu olan; Koçgiri aşireti reisi ve Kürt Teali Cemiyeti üyesi olan Alişan Bey'in vasi tayin edildi. Daha sonra Alişan Bey ile beraber Koçgiri İsyanı'nın tertipleyicileri arasında yer almıştır.[6] İlerleyen yıllarda, Seyid Rıza'ya Dersim İsyanı'nda destek vermiş, isyancılara liderlik yapmıştır. İsyan devam ederken, 9 Temmuz 1937'de bölgede yaşayan kendi halkı tarafından karısıyla beraber öldürülmüştür.[7]
Alişir | |
---|---|
Elîşêr | |
Doğum | 1865 veya 1882 İmranlı, Sivas, Osmanlı İmparatorluğu |
Ölüm | 9 Temmuz 1937 Kafat, Ovacık, Tunceli, Türkiye |
Diğer ad(lar)ı | Koçkirili Alişir |
Meslek | Şair, Siyasetçi |
Hareket | Kürt Teali Cemiyeti |
Din | İslam, Alevi |
Birinci Dünya Savaşı
değiştirErzincan'da Rusya İmparatorluk Ordusu komutanlığından (I. Kafkas Kolordusu komutanı Korgeneral Vladimir Platonoviç Lyahov) sığır satın almak üzere 700 altını, bir manga Rus askeri ve 10 mekkâri aldı. Munzur Dağlarını aştıktan sonra Rusların elindeki hayvanları gasp etti ve erlerden üçünü esir etti.
Alişir 1914'te Rus Ordusu ile işbirliğine girip Sivas, Malatya ve Tunceli'de Rus mandasında bir Kürdistan kurma girişiminde bulundu. Ovacık'ın işgali sırasında ilçeye gelip çekilen mahalli kurumların yerine kendi kurumlarını kurdu. Baytar Nuri'ye göre zamanın Dersim Vilayeti tamamen bağımsız bir idareye dönüşmüştü. Rusların çekilmesi ile gücünü de kaybeden Alişer, Tunceli'nin iç kesimine çekilip saklanmak zorunda kaldı.
Tunceli'nin durumunu önemli gören Vehip Paşa tarafından yöre halkını kazanmak için öteki Kürt işbirlikçilerle beraber affı sağlandı.
Birinci Dünya Savaşı Sonrası
değiştir1917'de Rus işgalcilerin geri çekilmesinden sonra kalan güç boşluğunda Ermeni çeteciler yükseldi. Dersimlilerle işbirliğine girmek isteyen Ermeni çeteci Sivaslı Murat ittifak etme amacı ile temaslarda bulundu. Alişir'in ifadesine göre Sivaslı Murad, tek başına Büyük Ermenistan hedefine yönelik bir proje önermiş, Kürdistan'ın özerkliği ve bağımsızlığı konusunda ittifaka girmekten korktuğu için onunla anlaşmak mümkün olmamış ve bu yüzden mecbur kalıp Batı Dersim'e çekilmek zorunda kalmıştı.
İstanbul'daki Kürdistan Yükseliş Cemiyeti'ne bir ferman göndererek Koçgiri ve Dersim Kürtlerinin Cemiyet'e bağlılıklarını beyan etmiş, aynı zamanda bu Cemiyet'e tüm taraflarla şubeler açmıştır. Daha sonra Dersim'e gelerek Dersimlilerle birlikte Ankara hükûmetine Sevr Antlaşması uyarınca Kürdistan'ın özerkliğinin doğrulanması için telgraflar gönderdi.
Koçgiri İsyanı
değiştirAlişir bir mektubunda Sivas'ın, Koçgiri aşiret bölgesinin ve Zara'nın Kürdistan'a ait olduğundan şu cümlelerle bahsetmektedir: "Bilgi için şunu (da) arz eyliyorum ki, Kürdistan'ın ortasında yer alan Harput ve Dersim'den başlayarak Sivas ile Kızılırmak kaynağı olan Zara ve Koçgirili kazası esasen Harput vilayetine bağlı iken, pek yakın zamanda Sivas'a dahil edilmişse de, hududu ve toprağı ve ulusal geleneklerimizle Kürdistan'a bağlı bulunuyoruz. Dersim zaten sancağımızdır…"[4][8][9]
Dersim Kürtleri, Meclis Kuvvetleri ile nihai bir muharebeye hazırlanmaya başladı ve çok sayıda Türk silah depolarına saldırı düzenledi. Ekim 1920'ye gelindiğinde kendilerini konumu kudretliydi ve Refahiye lideri Alişir, aşiretleri bağımsızlığa hazırladı. Nihayet 15 Kasım 1920'de Türk kuvvetlerine aşağıdakileri belirten bir bildiri verdiler.
- Ankara'daki Hükûmet, Padişah'ın yaptığı anlaşmaya uymalı ve Kürt özerkliğini kabul etmelidir.
- Erzincan, Malatya, Elaziz (bugün Elazığ) ve Sivas cezaevlerindeki Kürt tutukluların tamamı serbest bırakılacaktır.
- Kürtlerin çoğunlukta olduğu bölgelerden Türk hükûmeti çekilmelidir.
- Kürt bölgelerine gönderilen Türk askeri de geri çekilmelidir.
24 Kasım 1920 tarihine kadar cevap verilmesini istediler. 25 Aralık'ta Kürtler, Sevr Antlaşması'nda mutabakata varıldığı üzere, Diyarbakır, Bitlis, Van ve Elaziz vilayetlerinde kendilerine daha fazla siyasi hak verilmesini bir kez daha talep ettiler.
Dönemin Erzincan Valisi Ali Kemal, anılarında Alişir'in "Hilafet Ordusu Müfettişi" unvanına sahip olduğunu yazmıştı. Dolayısıyla Koçgiri İsyanı, her ne kadar bölgedeki bazı Kürt milliyetçi ileri gelenlerinin, Sevr Antlaşması'nın (10 Ağustos 1920) bazı maddelerinin Kürtlere özerklik veya bağımsızlık tanıması gerçeğinden yararlanmaya yönelik bir girişimleriyle birlikte Alişir de Kürdistan'ın tanınması için ilgili mercilere mektuplar göndermiştir.[9]
Türk Hükûmeti, Elaziz'e, Pertek'e Kürt bir mutasarrof atamayı teklif etti, ancak Seyid Rıza ve Alişan Bey'in (Refahiye yetkilisi) temsil ettiği isyancılar bu teklifi reddederek, manda altında bir Kürt hükûmetideğil, bağımsız bir Kürt hükûmeti istedikleri taleplerini yinelediler. Ankara tarafından Merkez Ordu Komutanı Nureddin Paşa vearalarında Topal Osman'ın taburlarının da bulunduğu yaklaşık 3.000 süvari ve Kuva-yı Milliye'den oluşan bir kuvvet gönderdi. Şubat ayına gelindiğinde harekât başladı, bölgede isyancıların kuvvetli durumuna rağmen Sakallı Nureddin tarafından 17 Şubat 1021 tarihine kadar nihai olarak ezildiler.
Dersim İsyanı
değiştir1937 yılında, Dersim'de isyancıları şiirleriyle ve konuşmalarıyla motive etmeye çalıştı. İsyanın ana lideri Seyit Rıza idi ve Alişir'de onun yanında baş yardımcılarındandı, bundan dolayı Alpdoğan Paşa'nın atf-ı nazariyesini cezbetti. Yine Baytar Nuri'ye göre "Rehber" adlı, Seyit Rıza'nın yeğeni olmasına rağmen onun dışındaki tüm aşiret liderlerinin güvenini kazanmış -Alişir'in güvenini de- bir adam onu öldürmesi için görevlendirildi. Seyit Rıza'nın karargahı Halvori Vank'ta ve Alişer'in karargahı ise Ağdat'ta idi. Rehber her zaman Alişir ile yakın olduğu için Seyit Rıza'nın tüm planlarından haberdardı. Seyid Rıza, sonun kaçınılmaz olduğunu bildiği için Alişer'in İran veya Irak'a sığınmasına ve Fransa ve İngiltere hükûmetlerinden şefaat dilemesine karar vermişti. Rehber'in bu karardan haberi vardı. Alişir, Rehber tarafından bir mağarada tuzağa düşürüldü ve karısı Zarife ile beraber öldürüldü. Karısıyla onun başları kendi kirvesi Zeynel tarafından kesilip Alpdoğan Paşa'ya gönderildi.[10]
Kaynakça
değiştir- ^ Hüseyin Akar, Dersim'den Portreler, Kalan Yayınları, Ekim 1999, ISBN 975-8424-03-3, s. 33. 31 Temmuz 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- ^ ... öldüğü zaman tahminen 55 yaşlarında idi, Nazmi Sevgen, "Yakın Tarihin Esrarla Örtülü Hadiseleri ve Koçkirili Alişir", Tarih Dünya Dergisi, Yıl 1 Sayı 9, 15 Ağustos 1950, İstanbul,
- ^ a b Nazmi Sevgen, Zazalar ve Kızılbaşlar: Coğrafya-Tarih-Hukuk-Folklor-Teogoni, Kalan Yayınları, Ağustos 1999, ISBN 975-8424-00-9, s. 225.
- ^ a b Duvar, Gazete (5 Ekim 2019). "Yakın tarihimize ait iki tarihi belge: Alişêr Efendi'nin mektupları". 12 Mayıs 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Ağustos 2024.
- ^ "Celalettin Can | Alişer, Koçgiri-Batı Dersim ilişkisi ve Ümraniye olayı (6)". Independent Türkçe. 15 Aralık 2021. Erişim tarihi: 28 Ağustos 2024.
- ^ "Millî Mücadele Yıllarında Koçgiri Aşireti Reisi Alişan Bey'in Faaliyetleri". Koçgiri Aşireti reisi ve İmranlı Nahiyesi Müdürü Alişan Bey, aynı zamanda Kürt Teali Cemiyeti’nin üyesiydi. Alişan Bey, kardeşi Haydar Bey ve kâtipleri Alişer Efendi ile birlikte Koçgiri İsyanı’nın tertipleyicileri arasında yer almıştır. 1918’den itibaren bağımsızlık yolunda çalışmalar yapmaya başlamıştır. Mondros Ateşkes Anlaşması ve Sevr Anlaşması ona istediği fırsatı vermişti. Koçgiri Aşiretleri, Kürt Teali Cemiyeti vasıtasıyla İstanbul’daki İngiliz Yüksek Komiseri ile irtibatlıydı. Milli Mücadele’nin engellenmesi için İngilizler, Koçgiri’ deki aşiretlerin harekete geçirilmesi için her türlü desteği sağlıyordu. Alişan Bey devlete sadakat ve bağlılığı gerekçe gösterilerek, Sadrazam Damat Ferit Paşa tarafından devlet nişanı ile ödüllendirilmişti. Fakat daha sonra Alişan Bey’in Kürtçülülük propagandası yaparak isyan etmesi dikkate şayan bir olaydı. Mondros Ateşkes Anlaşması sonrasında Alişan Bey, İngilizlerin Kürt politikasının bir aracı haline gelmiştir. İngilizler tarafından Sevr Anlaşması’nın Anadolu’da uygulanmasında rol oynamıştır. Bu çalışmada, Sevr Anlaşması’nın hemen sonrasında ortaya çıkan Koçgiri İsyanı’nda İmranlı Nahiyesi Müdürü Alişan Bey Alişan Bey’in ayrılıkçı faaliyetleri ele alınacaktır. Akademik Tarih ve Düşünce Dergisi. 2018. 25 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Eylül 2020.
- ^ "DERSIM MASSACRE, 1937-1938". In the following months, the army successfully advanced against fierce resistance and changing tribal coalitions led by Rıza, allied tribal chiefs and Alişer, a talented poet and activist. Unity of the rebels was far from achieved; only a few tribes formed the hard core of the resistance. On 9 July, Alişer and his wife were killed by their own people, their heads sent to Alpdoğan. SciencesPo. 27 Haziran 2011. 5 Ocak 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Eylül 2020.
- ^ Duvar, Gazete (5 Kasım 2020). "Seyid Rıza, Dersim ve iki mektup". 14 Temmuz 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Ağustos 2024.
- ^ a b "Koçgirili Alişer'in İki Mektubu". Kürt Tarihi. 19 Ocak 2022. Erişim tarihi: 28 Ağustos 2024.
- ^ "Dersim Massacre, 1937-1938 | Sciences Po Mass Violence and Resistance - Research Network". www.sciencespo.fr (İngilizce). 19 Ocak 2016. 5 Ocak 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mayıs 2024.
Dış bağlantılar
değiştir- Ayşe Hür, 1921: Koçgiri isyanı: Alişer ve Zarife 31 Mart 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Radikal.