Şablon:GM/2018-10-25
Mazot veya motorin dizel motorlarda kullanılan, ham petrolün damıtma ürünlerinden biridir.
Ham petrolün damıtılması sırasında 200-300°C kaynama aralığında alınan üçüncü ana ürün motorindir. Motorin dizel motoru yakıtıdır. Yanma ısısını mekanik güce çevirmek için en yeterli mekanizma olan dizel makinesi, benzin ve gaz makinelerinden takriben 30 yıl kadar sonra 1892 de Rudolf Diesel tarafından keşfedildi. Yüksek kompresyonlu bir makinenin geliştirilmesinin sebeplerinden biri, daha ucuz yakıtların kullanılabilme arzusundan dolayı idi. Termik verim bakımından dizel makinesi gaz ve benzin makinelerinden daha verimlidir. Çünkü daha yüksek bir sıkıştırma oranı ile çalışır, ilk imal edilen dizeller ağır devirli ve büyük silindirli olduklarından piyasaya arz edilen benzinlerin silindire püskürtülerek yanma suretiyle kullanılmaları mümkün oluyordu. Fakat zamanla dizel imalatçıları makine ebatlarını küçültüp devir adedini artırarak daha fazla güç üretimi yoluna gidince bu ihtiyaca cevap verecek yakıtların yapılması zaruret haline geldi. Çeşitli makine imalatçıları değişik tip motorlar imal ettiklerinden bunların her biri için ayrı bir dizel yakıtı imalinin imkansızlığı karşısında ASTM de bunları bir sınıflandırmaya tabi tutmak mecburiyetinde kaldı. (Devamı...) |
Hipokrat (Yunanca: Ἱπποκράτης, Hippokrates) (d. MÖ 460, İstanköy - ö. MÖ 370, Larisa), tıbbın babası olarak anılan İyon hekim. Hekim olan babası tarafından yetiştirilip birçok yerde hekimlik yapmıştır.
Anadolu’nun kuzey illerini gezdikten sonra İstanköy adasına dönerek hekimliğini sürdürdü. Antik İyonya’da bilimsel gelişme ve felsefe ile sımsıkı bağı olan hekimlik gözdeydi. Bu gelişme Hippokrates ile doruğa ulaştı. Kendisine göre tıbbın ilk kuralı “Primum non nocere” (Önce zarar verme!) ilkesidir. Çağdaşı Eflatun Protagoras adlı yapıtında Hipokrat’tan “Koslu Asklepiades” olarak bahseder. Hipokrat'ın öğrencilerini para karşılığında eğittiğini ve hekimlik alanında Polykleitos ile Phidias'ın heykelcilikte kazandığı üne yakın bir ün kazandığından bahseder. Eflatun, “Phaidros” adlı yapıtında ise Hipokrat'a değinerek onun tıbba felsefi bir yaklaşım getirmiş ünlü bir Asklepiades olduğunu ve insan vücudunu bir bütün olarak ele aldığını anlatır. Aristoteles'in öğrencilerinden Menon ise yazdığı tıp tarihinde Hipokrat'ın hastalıkların nedeni konusundaki görüşlerine özel bir yer verir. Menon’un aktardığına göre, Hipokrat'ın temel hastalık kuramı; yanlış beslenme sonucunda sindirilemeyen bazı artıkların buhar çıkardığı, bu buharların vücuttan atılamayarak hastalıklara yol açtığı şeklindedir. Hippokrates tarafından yazıldığı kabul edilen “Corpus Hippocraticum” (Hipokrat’ın Toplu Yapıtları) adlı yapıtı milattan sonra onuncu yüzyıldan kalmadır. Arap ve Avrupa tıbbına katkısı büyüktür. Bu yapıtta; batıl inançlar, büyülü şifa yöntemleri reddedilerek bir bilim dalı olan tıbbın temel ilkeleri öğretilmiştir. Hipokrat'ın çağında hekimler “Asklepiadlar” denen (hekimlik tanrısı olarak kabul edilen Asklepios adından türemiştir) loncalarda toplanırdı. Hekimlik babadan oğula geçerdi. Genç hekimler loncaya alınırken günümüzde de geçerli olan fakat bazı değişikliklerin yer aldığı ünlü “Hipokrat Yemini” ederlerdi. Eski Hipokrat Yemini’nde tıp tanrısı olarak kabul edilen Asklepios adına yemin edilirken, yeni yeminde kutsal inançlar üzerine yemin edilmektedir. (Devamı...) |