erken
Görünüm
Türkçe
[değiştir]Belirteç
[değiştir]erken
- vaktinden önce, alışılan zamandan önce, er, geç karşıtı
- Sakın geç kalma, erken gel. - A. Rasim
- sabahın ilk saatlerinde
- Ertesi gün iki kardeş erken çıkmışlardı yola. - A. Kulin
Çeviriler
[değiştir]çeviriler
Kaynakça
[değiştir]- Türk Dil Kurumuna göre "erken" maddesi
Atasözleri
[değiştir]- Erken kalkan yol alır, er evlenen döl alır
- Erken kalktım işime, şeker kattım aşıma
- Palamut çok biterse kış erken olur
Gagavuzca
[değiştir]Belirteç
[değiştir]erken
- erken
Köken
[değiştir]- Eski Türkçe är
Kaynakça
[değiştir]- Etymological Dictionaries - Andras Rajki