[go: up one dir, main page]

Manhattan Projesi

ilk atom bombasının üretilmesini içeren bir araştırma ve geliştirme projesi

Manhattan Projesi, II. Dünya Savaşı sırasında ilk nükleer silahların üretimini gerçekleştirmek için yürütülmüş bir araştırma ve geliştirme projesiydi. Proje, Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere Birleşik Krallık ve Kanada ile iş birliği içinde gerçekleştirildi. 1942'den 1946'ya kadar ABD Ordusu Mühendisler Birliği'nden Tümgeneral Leslie Groves'un projenin yöneticiliğini yaptı. Nükleer fizikçi Robert Oppenheimer da bombaları tasarlayan Los Alamos Laboratuvarı'nın yöneticisiydi. Projenin ismi, ilk karargah Manhattan'da olduğu için Manhattan Bölgesi olarak belirlendi; bu ad yavaş yavaş projenin resmi kod adı olan "Development of Substitute Materials"ın yerini aldı. Proje daha sonra İngilizlerin nükleer silah geliştirme projesi olan Tube Alloys'u da bünyesine kattı ve programı Office of Scientific Research and Development'den devraldı. Manhattan Projesi, en yoğun döneminde yaklaşık 130.000 kişiye istihdam sağladı ve yaklaşık 2 milyar ABD dolarına mal oldu (2023 yılı için 28 milyar ABD dolarına eşdeğer). Bunun yüzde 80'inden fazlası fisil malzemeyi üreten tesisleri inşa etmek ve işletmek içindi. Araştırmalar ve bombanın üretimi, Amerika Birleşik Devletleri, Birleşik Krallık ve Kanada'daki otuzdan fazla tesiste gerçekleştirildi.

Manhattan Projesi
Patlamanın etkisiyle oluşan bir mantar bulutu gökyüzünü aydınlatıyor.
Manhattan Projesi'nin ürettiği ilk nükleer bomba ile nükleer deneme yapılırken.
Etkin1942–1946
Dağılması15 Ağustos 1947
Ülke
BağlılıkAmerika Birleşik Devletleri Ordusu Mühendisler Birliği
KarargâhOak Ridge, Tennessee, ABD
Yıl dönümleri13 Ağustos 1942
Süslemeler
Komutanlar
Ünlü
komutanları
Nişanlar
Manhattan Bölgesi omuz kol amblemiKoyu mavi arka plana sahip oval şekilli omuz yaması. En üstte, Ordu Hizmet Kuvvetleri'nin yaması olan kırmızı bir daire ve mavi yıldız var. Mantar bulutunu temsil eden beyaz bir oval ile çevrili ve altında bir atomu temsil eden sarı bir daireyi çarpan beyaz bir şimşek var.
Manhattan Projesi amblemi (resmi değil)Üstte "Manhattan Projesi" yazan dairesel şekilli amblem ve ortasında "bomba" yazan büyük bir "A" harfi, ABD Ordusu Mühendisler Birliği'nin kale amblemini aşıyor

Proje, savaş sırasında eş zamanlı olarak geliştirilen iki tür atom bombasıyla sonuçlandı: biri nispeten basit bir silah tipi fisyon silahı ve daha karmaşık bir tasarıma sahip olan çökertme tipi bir nükleer silah. Thin Man olarak adlandırılan silah tipi tasarımın plütonyum ile kullanımının çok da pratik olmadığı anlaşıldıktan sonra uranyum-235 kullanan Little Boy adlı daha basit bir silah tipi tasarım geliştirildi. Uranyumu zenginleştirmek için üç yöntem kullanıldı: elektromanyetik, gaz difüzyonu ve termal yöntemler. Uranyum üzerinde yapılan çalışmalara paralel olarak plütonyum üretme çabaları da devam etti. Dünyanın ilk yapay nükleer reaktörü olan Chicago Pile-1'in 1942'de Chicago Üniversitesi'ndeki Metalurji Laboratuvarı'nda uygulanabilirliğinin gösterilmesinin ardından, proje X-10 Grafit Reaktörü'nü ve Hanford Sahası'ndaki üretim reaktörlerini tasarladı; bu reaktörlerde uranyuma ışın gönderilerek plütonyuma dönüştürme işlemi gerçekleştirildi. "Fat Man" plütonyum implozyon tipi silahi, Los Alamos Laboratuvarı'nın yoğun tasarım ve geliştirme çalışmalarıyla geliştirildi.

Proje bir diğer görevlerinden biri de Alman nükleer silah projesi hakkında istihbarat toplamaktı. Alsos Operasyonu aracılığıyla, Manhattan Projesi personeli Avrupa'da, bazen de düşman hatlarının gerisinde görev yaptı ve nükleer malzemeleri, belgeleri ve Alman bilim insanlarını topladılar. Buna karşın Manhattan Projesi'nin sıkı güvenliğine rağmen, Sovyet atom casusları programa başarılı bir şekilde sızdı.

Şimdiye kadar patlatılan ilk nükleer cihaz, 16 Temmuz 1945'te New Mexico'daki Alamogordo Bombalama ve Topçu Menzili'nde yapılan Trinity testi sırasında çökertme silahı tipi bir bombaydı. Little Boy ve Fat Man bombaları, bir ay sonra sırasıyla Hiroşima ve Nagasaki'ye yapılan atom bombası saldırılarında kullanıldı ve Manhattan Projesi personeli, bombaların bırakıldığı uçaklarda bomba montaj teknisyenleri ve silah ustaları olarak görev yaptı. Savaştan hemen sonraki yıllarda Manhattan Projesi, Crossroads Harekâtı'nın bir parçası olarak Bikini Atolü'nde silah testleri gerçekleştirdi, yeni silahlar geliştirdi, ulusal laboratuvarlar ağının gelişimini destekledi, radyoloji alanında tıbbi araştırmaları destekledi ve nükleer donanmanın temellerini attı. Ocak 1947'de Amerika Birleşik Devletleri Atom Enerjisi Komisyonu'nun kurulmasına kadar Amerikan atom silahları araştırma ve üretimi üzerindeki kontrolünü sürdürdü.

Projenin başlangıcı

değiştir

1938'de Alman kimyagerler Otto Hahn ve Fritz Strassmann'ın nükleer fisyonu keşfetmesi ve bunun sonucunda Lise Meitner ve Otto Frisch tarafından yapılan teorik açıklama, atom bombasının geliştirilmesini teorik olarak mümkün bir hale getirdi. Özellikle Nazi Almanyası'ndan ve diğer faşist ülkelerden mülteci olarak orada bulunan bilim insanları arasında, Alman atom bombası projesinin bir ilki geliştireceğine dair korkular vardı.[1] Ağustos 1939'da, Macaristan doğumlu fizikçiler Leó Szilárd ve Eugene Wigner, "yeni tip son derece güçlü bombaların" potansiyel gelişimi konusunda uyarıda bulundukları Einstein-Szilárd mektubunu hazırladılar. ABD'yi uranyum cevheri stokları elde etmek için adımlar atmaya ve Enrico Fermi ve diğerlerinin zincirleme nükleer reaksiyonlara yönelik araştırmalarını hızlandırmaya çağırdı. Bunu Albert Einstein'a imzalattılar ve başkan Franklin D. Roosevelt'e teslim ettiler. Roosevelt, Ulusal Standartlar Bürosu'ndan Lyman Briggs'i mektubun gündeme getirdiği sorunları araştırmak üzere Uranyum Danışma Komitesi'ne başkanlık etmeye çağırdı. Briggs, 21 Ekim 1939'da Szilárd, Wigner ve Edward Teller'ın katıldığı bir toplantı yaptı.[2] Komite, kasım ayında Roosevelt'e, uranyumun "şu anda bilinen her şeyden çok daha büyük bir yıkıcılığa sahip olası bir bomba kaynağı sağlayacağını" bildirdi. [2]

Şubat 1940'ta ABD Donanması, Columbia Üniversitesi'ne 6.000$'lık bir fon sağladı.[2] Enrico Fermi ve Szilard bu fonun çoğunu grafit satın almak için harcadı. Aralarında Fermi, Szilard, Eugene T. Booth ve John Dunning'in de bulunduğu Columbia profesörlerinden oluşan bir ekip, Hahn ve Strassmann'ın çalışmalarını doğrulayarak Amerika'daki ilk nükleer fisyon reaksiyonunu yarattı. Aynı ekip daha sonra Columbia'daki Pupin Hall'da bir dizi prototip nükleer reaktör (veya Fermi'nin dediği gibi "piles (yığınlar)" inşa etti fakat henüz bir zincirleme reaksiyon elde edemediler.[3] Uranyum Danışma Komitesi, bu organizasyon 27 Haziran 1940'ta kurulduğunda Uranyum Ulusal Savunma Araştırma Komitesi (NDRC) oldu.[4] Briggs, 1940 yılında Kaliforniya Üniversitesi'nde keşfedilen uranyum, özellikle uranyum-235 izotopu ve plütonyum araştırmaları için 167 bin dolar harcamayı teklif etti.[5] [not 1] 28 Haziran 1941'de Roosevelt, Vannevar Bush'un direktörlüğünde Bilimsel Araştırma ve Geliştirme Ofisi'ni (OSRD) [8] oluşturan 8807 sayılı İcra Emri'ni imzaladı. Ofis, araştırmaya ek olarak büyük mühendislik projelerinde yer alma yetkisine sahipti.[5] NDRC Uranyum Komitesi, OSRD'nin S-1 Bölümü oldu ve güvenlik nedenleriyle "uranyum" kelimesi çıkarıldı.[9] Britanya'da, Birmingham Üniversitesi'nden Frisch ve Rudolf Peierls, Haziran 1939'da uranyum-235'in kritik kütlesini araştıran bir buluş yaptılar.[4] Hesaplamalarına göre büyüklük mertebesi 10 kilogram (22 lb) idi ve bu o zamanlarda kullanılan bir bombardıman uçağı tarafından taşınabilecek kadar küçük bir değerdi.[5] Mart 1940 tarihli Frisch-Peierls muhtırası, İngiliz atom bombası projesini ve MAUD Komitesi'ni[5] başlattı ve oybirliğiyle bir atom bombasının geliştirilmesini tavsiye etti.[5] Temmuz 1940'ta İngiltere, Amerika Birleşik Devletleri'ne bilimsel araştırmalarına erişim vermeyi teklif etti[10] ve Tizard Görevi'nden John Cockcroft, Amerikalı bilim insanlarına İngiliz gelişmeleri hakkında bilgi verdi ve Amerikan projesinin İngilizlerinkindenen daha küçük olduğunu ve o kadar da ileri düzeyde olmadığını fark etti.[10]

Bilimsel alışveriş kapsamında MAUD Komitesi'nin bulguları ABD'ye iletildi. Üyelerinden biri olan Avustralyalı fizikçi Mark Oliphant, Ağustos 1941'in sonlarında Amerika Birleşik Devletleri'ne gitti ve MAUD Komitesi tarafından sağlanan verilerin önemli Amerikalı fizikçilere ulaşmadığını keşfetti. Oliphant daha sonra komitenin bulgularının neden görmezden gelindiğini öğrenmek için araştırmaya koyuldu. Uranyum Komitesi ile bir araya geldi ve Ernest O. Lawrence ile ikna edici bir şekilde konuştuğu Berkeley, Kaliforniya'yı ziyaret etti. Lawrence, uranyum üzerinde kendi araştırmasına başlayacak kadar etkilenmişti. O da James B. Conant, Arthur H. Compton ve George B. Pegram ile konuştu. Oliphant'ın görevi bu nedenle başarılı oldu. Amerikalı fizikçiler arasından kilit isimler artık bir atom bombasının potansiyel gücünün farkındaydı.[4][5]

9 Ekim 1941'de başkan Roosevelt, Vannevar Bush ve başkan yardımcısı Henry A. Wallace ile yaptığı toplantının ardından atom programını onayladı. Programı kontrol etmeleri için, kendisinden -hiç bir toplantıya katılmamış olmasına rağmen- Wallace, Bush, Conant, Savaş Bakanı Henry L. Stimson ve Ordu Genelkurmay Başkanı General George C. Marshall'dan oluşan bir Üst Politika Grubu oluşturdu. Roosevelt, projeyi yürütmek için donanma yerine orduyu seçti çünkü ordu, büyük ölçekli inşaat projelerinin yönetimi konusunda daha fazla deneyime sahipti. Ayrıca uğraşılarını İngilizlerinkiyle koordine etmeyi kabul etti ve 11 Ekim'de başbakan Winston Churchill'e atomik konularda yazışmalarını öneren bir mesaj gönderdi.[9]

Fizibilite

değiştir

Teklifler

değiştir

S-1 Komitesi, toplantısını 18 Aralık 1941'de, Pearl Harbor saldırısının ve ardından Amerika Birleşik Devletleri'nin Japonya'ya ve ardından da Almanya'ya savaş ilanının ardından "bir coşku ve aciliyet atmosferiyle" [9] gerçekleştirdi.[11] Uranyum-235'i daha bol bulunan uranyum-238'den ayırmak için izotop ayırmaya yönelik üç farklı teknik üzerinde çalışmalar devam ediyordu. Kaliforniya Üniversitesi'nden Lawrence ve ekibi isotop ayrımını araştırırken, Eger Murphree ve Jesse Wakefield Beams'in ekibi Columbia Üniversitesi'nde gaz difüzyonunu inceledi ve Philip Abelson, Washington'daki Carnegie Enstitüsü'nde ve daha sonra Naval Research Laboratuvarı'nda termoforez araştırmasını yönetti.[9] Murphree aynı zamanda gaz santrifüjünin kullanıldığı başarısız bir ayrıştırma projesinin de başkanıydı.[12]

Bu arada, nükleer reaktör teknolojisine yönelik iki araştırma vardı. Harold Urey, Columbia'da ağır su araştırmalarına devam ederken, Arthur Compton, Columbia, Kaliforniya ve Princeton Üniversitesi'nin gözetiminde çalışan bilim insanlarını 1942'nin başlarında grafiti nötron moderatörü olarak kullanan plütonyum ve reaktörleri incelemek üzere Metalurji Laboratuvarı'nı organize ettiği yer olan Chicago Üniversitesi'ndeki ekibine katılmaları için getirdi.[9] Briggs, Compton, Lawrence, Murphree ve Urey, 23 Mayıs 1942'de, beş teknolojinin de takibi olunması çağrısında bulunan S-1 Komitesi'nin tavsiyelerini sonuçlandırmak için bir araya geldi. Bu, Bush, Conant ve Ordunun nükleer konularda temsilcisi olarak atanan Tümgeneral Brehon B. Somervell'in Tedarik Hizmetleri'nin genelkurmay başkanı Tuğgeneral Wilhelm D. Styer tarafından onaylandı.[9] Bush ve Conant daha sonra bu tavsiyeyi Üst Politika Grubu'na Amerika Birleşik Devletleri Ordusu Mühendisler Birliği tarafından inşa edilmesi için 54 milyon dolarlık, OSRD tarafından araştırma ve geliştirme için 31 milyon dolarlık ve 1943 mali yılında beklenmedik durumlar için 5 milyon dolarlık bir bütçe teklifiyle götürdü. Üst Politika Grubu da bunu 17 Haziran 1942'de Başkan'a gönderdi ve o da belgeye "OK FDR" yazarak onayladı.[9]

Bomba tasarım konseptleri

değiştir
A series of doodles 
Temmuz 1942 konferansında keşfedilen farklı fisyon bombası montaj yöntemleri

Compton, California Üniversitesi'nden teorik fizikçi J. Robert Oppenheimer'dan hızlı nötron hesaplamaları'na yönelik araştırmayı -kritik kütle ve silah patlaması hesaplamalarının anahtarı-, sıkı olmayan operasyonel güvenlik endişeleri nedeniyle 18 Mayıs 1942'de ayrılan Gregory Breit'ten devralmasını istedi.[4] Metalurji Laboratuvarı'nda bir fizikçi olan John H. Manley, ülke geneline dağılmış deneysel fizik gruplarıyla temas kurarak ve bunları koordine ederek Oppenheimer'a yardım etmekle görevlendirildi.[5] Illinois Üniversitesi'nden Oppenheimer ve Robert Serber, nötron difüzyonu sorunlarını - nötronların bir nükleer zincir reaksiyonunda nasıl hareket ettiğini- ve akışkanlar dinamiğini - bir zincirleme reaksiyon tarafından üretilen patlamanın nasıl davranabileceğini incelediler. Bu çalışmayı ve fisyon reaksiyonlarının genel teorisini gözden geçirmek için Oppenheimer ve Fermi, haziranda Chicago Üniversitesi'nde ve Temmuz 1942'de California Üniversitesi'nde teorik fizikçiler Hans Bethe, John Van Vleck, Edward Teller, Emil Konopinski, Robert Serber, Stan Frankel ve Eldred C. (Carlyle) Nelson ile Oppenheimer'ın üç eski öğrencisi olan deneysel fizikçiler Emilio Segrè, Felix Bloch, Franco Rasetti, John Henry Manley ve Edwin McMillan ile bir toplantı düzenlediler. Bir fisyon bombasının teorik olarak mümkün olduğunu tereddüt ederek de olsa doğruladılar.[13]

Fakat hala birçok bilinmeyen faktör vardı. Saf uranyum-235'in özellikleri, yalnızca Şubat 1941'de Glenn Seaborg ve ekibi tarafından keşfedilen bir element olan plütonyumunkiler gibi nispeten bilinmiyordu. Berkeley konferansındaki (Temmuz 1942) bilim insanları, uranyum-238 atomlarının bölünen uranyum-235 atomlarından yayılan nötronları emdiği nükleer reaktörlerde plütonyum yaratmayı planladılar. Bu noktada hiçbir reaktör inşa edilmemişti ve St. Louis'deki Washington Üniversitesi gibi kurumlardaki siklotronlardan yalnızca küçük miktarlarda plütonyum elde edilebiliyordu.[5] Aralık 1943'te bile sadece iki miligram üretilebilmişti.[14] Bölünebilir malzemeyi kritik bir kütle halinde düzenlemenin birçok yolu vardı ama en basiti, nötronları içe doğru odaklayacak ve verimini artırmak için reaksiyona giren kütleyi bir arada tutacak yoğun malzeme olan bir "tokmak" ile "aktif malzeme" küresine "silindirik bir tıkaç" sıkıştırmaktı.[15] Bunun dışında, Richard C. Tolman tarafından önerilen ilkel bir "çökertme" biçiminde olan küremsileri içeren tasarımları ve patlarken bombanın etkinliğini artıracak otokataliz olasılığını da araştırdılar.[13]

En azından daha fazla deneysel veri elde edilene kadar, fisyon bombası fikrinin teorik olarak yerleştiği göz önüne alındığında, 1942 Berkeley konferansı farklı bir yöne evrildi. Edward Teller, döteryum ve trityumda nükleer füzyon reaksiyonunu ateşlemek için patlayan bir fisyon bombasının patlayıcı kuvvetini kullanacak olan, şimdi genellikle "hidrojen bombası" olarak anılan daha güçlü bir bomba olan "süper" hakkında tartışmaya itti.[4] Teller plan üstüne plan önerdi, ancak Bethe her birini reddetti. Füzyon fikri, fisyon bombaları üretmeye odaklanmak için bir kenara bırakıldı.[13] Teller ayrıca nitrojen çekirdeklerinin varsayımsal bir füzyon reaksiyonu nedeniyle bir atom bombasının atmosferi "tutuşturabileceği" spekülatif olasılığını da gündeme getirdi.[not 2] Bethe bunun olamayacağını hesapladı,[4] ve Teller'ın ortak yazdığı bir rapor, "kendi kendine yayılan nükleer reaksiyon zincirinin başlama olasılığının düşük olduğunu" gösterdi.[17] Serber'in hesabına göre Oppenheimer, "bu konuda çenesini kapatacak kadar aklı olmayan" Arthur Compton'a bu senaryonun olasılığından bahsetti. Bu bir şekilde Washington'a giden ve "asla dinlenmeyen" bir belgeye girdi.[not 3]

Organizasyon

değiştir

Manhattan Bölgesi

değiştir

Mühendis Şefi Tümgeneral Eugene Reybold, Haziran 1942'de projenin ordu kısmının başına Albay James C. Marshall'ı getirdi. Marshall, Washington, D.C.'de bir irtibat ofisi kurdu ancak geçici karargahını Mühendisler Birliği'nin Kuzey Atlantik Bölümü'nden idari destek alabileceği bir yer olan New York'ta 270 Broadway'de kurdu. Böylece projenin ana yüklenicisi Stone & Webster'ın Manhattan ofisine ve Columbia Üniversitesi'ne de yakın olacaktı. Eski görev yeri olan Syracuse Bölgesi'nden personel alma izni vardı ve yardımcısı olan Yarbay Kenneth Nichols ile işe başladı.[19][20]

Üstte proje genel merkezi bölümlerini, ortada Manhattan Bölgesi'ni ve altta saha ofislerini gösteren projenin organizasyon şeması 
Manhattan Projesi Organizasyon Şeması, 1 Mayıs 1946

Görevinin çoğu inşaatla ilgili olduğundan Marshall, Mühendisler Birliği İnşaat Bölümü başkanı Tümgeneral Thomas M. Robbins ve yardımcısı Albay Leslie Groves ile işbirliği içinde çalıştı. Reybold, Somervell ve Styer projeyi "Development of Substitute Materials" olarak adlandırmaya karar verdiler ancak Groves bunun dikkat çekeceğini düşündü. Mühendis bölgeleri normalde bulundukları şehrin adını taşıdığından, Marshall ve Groves bölgeyi Manhattan Bölgesi olarak adlandırmayı karar verdiler. Reybold, bu bölgeyi resmi olarak 13 Ağustos'ta kurdu. Gayri resmi olarak ise Manhattan Mühendis Bölgesi veya MED (Manhattan Engineer District) olarak da biliniyordu. Diğer bölgelerin aksine coğrafi sınırları yoktu ve Marshall bir bölüm mühendisi yetkisine sahipti. Development of Substitute Materials bir bütün olarak projenin resmi kod adı olarak kaldı ancak zamanla bu kod adının yerini "Manhattan" aldı.[20][21]

Marshall daha sonra şunu kabul etti: "Atom fisyonunu hiç duymamıştım ama dört tesis bir yana, 90 milyon dolara 1 tanesini bile inşa edemeyeceğimizi biliyordum."[22] Nichols'ın kısa süre önce Pensilvanya'da inşa ettiği tek bir TNT tesisi 128 milyon dolara mal olmuştu.[23] Stone & Webster'dan bir yerölçüm ekibi zaten üretim tesisleri için bir saha araştırmıştı. War Production Board, Tennessee Valley Authority'nin bol miktarda elektrik gücü sağlayabileceği ve nehirlerin reaktörler için soğutma suyu sağlayabileceği izole bir bölge olan Knoxville, Tennessee civarındaki bölgeleri önerdi. Araştırma ekibi birkaç alanı inceledikten sonra Elza, Tennessee yakınlarında bir yer seçti. Conant bunun bir an önce alınmasını tavsiye etti ve Styer de kabul etti ancak Marshall, Conant'ın reaktör deneylerinin sonuçlarını bekleyerek bu öneriyi geçici olarak kabul etti.[24] İleriye dönük süreçlerden yalnızca Lawrence'ın elektromanyetik ayrımı inşaatın başlaması için yeterince ilerlemiş görünüyordu.[25]

Marshall ve Nichols gerekli kaynakları toplamaya başladı. İlk adım, proje için yüksek öncelik derecesi elde etmekti. En yüksek derecelendirmeler azalan sırayla AA-1'den AA-4'e kadardı, acil durumlar için ayrılmış özel bir AAA derecelendirmesi de vardı. AA-1 ve AA-2 derecelendirmeleri temel silahlar ve teçhizat içindi, bu nedenle Hizmetler ve Tedarik'in ihtiyaçlar ve kaynaklar konusunda genelkurmay başkan yardımcısı Albay Lucius D. Clay, verebileceği en yüksek derecenin AA-3 olduğunu düşünüyordu. İhtiyaç duyulması halinde kritik malzemeler için AAA derecelendirmesi de sağlayacaktı.[26] Ama Nichols ve Marshall hayal kırıklığına uğradılar çünkü daha önce Nichols'un Pensilvanya'daki TNT fabrikasına verilen derece AA-3'tü.[27]

Askeri Politika Komitesi

değiştir
 
Oppenheimer ve Groves, Eylül 1945'te, test patlamasından iki ay sonra ve II. Dünya Savaşı'nın bitiminden hemen sonra Trinity testinin kalıntılarında. Beyaz galoşlar serpintilerin ayakkabı tabanlarına yapışmasını engelledi.[28]

Vannevar Bush, Albay Marshall'ın projenin ilerleme hızından memnun değildi[29] ve daha agresif bir liderliğin gerekli olduğunu hissetti. Harvey Bundy ve General Marshall, Somervell ve Styer ile endişeleri hakkında konuştu ve projenin, tercihen Styer gibi prestijli bir memurun yönetici olduğu üst düzey bir politika komitesinin altına alınması gerektiğini savundu.[27]

Somervell ve Styer, görev için Groves'u seçti; General Marshall, proje üzerinde çalışan akademik bilim insanları arasında "general" unvanının daha fazla etki yaratacağı düşünüldüğünden,[30] tuğgeneralliğe terfi ettirilmesini emretti.[31] Groves'un emirleri onu Reybold yerine doğrudan Somervell'in komutasına yerleştirdi ve Albay Marshall artık Groves'a karşı sorumluydu.[32] Groves karargahını Washington D.C.'de, Albay Marshall'ın irtibat ofisinin bulunduğu Yeni Savaş Departmanı Binası'nda kurdu.[33] 23 Eylül 1942'de Manhattan Projesi'nin komutasını devraldı. Aynı günün ilerleyen saatlerinde, Bush (Conant'ın yedek olduğu), Styer ve Tuğamiral William R. Purnell'den oluşan Üst Politika Grubundan sorumlu bir Askeri Politika Komitesi kuran Stimson'ın çağrısıyla yapılan bir toplantıya katıldı.[30] Tolman ve Conant daha sonra Groves'un bilimsel danışmanları olarak atandılar.[34]

19 Eylül'de Groves, War Production Board başkanı Donald Nelson'a gitti ve gerektiğinde AAA derecesi verebilmek için yetki istedi. Nelson başlangıçta pek istekli davranmadı ancak Groves Başkan'a gitmekle tehdit ettiğinde hemen kararını değiştirdi.[35] Groves, gerekmedikçe AAA derecesini kullanmayacağına söz verdi. Kısa süre sonra, projenin rutin gereksinimleri açısından AAA derecesinin çok yüksek, AA-3 derecesinin de çok düşük olduğu ortaya çıktı. Uzun bir seferberliğin ardından Groves nihayet 1 Temmuz 1944'te AA-1 yetkisini aldı.[36] Groves'a göre, "Washington'da en yüksek önceliğin öneminin farkına vardınız. Roosevelt yönetiminde önerilen her şeyin çoğu en yüksek önceliğe sahip olacaktı. Bu yaklaşık bir veya iki hafta sürecek ve sonra başka bir şey en büyük önceliğe sahip olacaktı."[37]

Groves'un ilk sorunlarından biri, bombayı tasarlayacak ve inşa edecek grup olan Project Y'ye bir yönetici bulmaktı. En olası seçenekler üç laboratuvarın yöneticilerinden biriydi: Urey, Lawrence veya Compton. Ama onların buna zamanı yoktu. Compton, bomba tasarımı konseptlerine zaten yakından aşina olan Oppenheimer'ı önerdi. Ancak Oppenheimer'ın idari deneyimi çok azdı ve Urey, Lawrence ve Compton'dan farklı olarak Nobel Ödülü'ne sahip değildi. Pek çok bilim insanı da böylesine önemli bir laboratuvarın yöneticisinin bu ödüle sahip olması gerektiğini düşünüyordu. Kız arkadaşı Jean Tatlock, kardeşi Frank ve eşi Kitty de dahil olmak üzere iş arkadaşlarının çoğu komünist olduğundan, Oppenheimer'ın güvenlik durumuyla ilgili endişeler de bulunmaktaydı. Ekim 1942'de yapılan uzun bir konuşma, Groves ve Nichols'u, Oppenheimer'ın uzak bir bölgede bir laboratuvar kurmakla ilgili planını iyice hazırladığını ve bu laboratuvarın yöneticisi olarak de kendisinin atanması gerektiğine ikna etti. Groves güvenlik gerekliliklerinden feragat ederek ve 20 Temmuz 1943'te Oppenheimer'ın iznini verdi.[38][39]

Birleşik Krallık ile işbirliği

değiştir

İngilizler ve Amerikalılar nükleer bilgi alışverişinde bulundular ancak başlangıçta ortak bir proje geliştirmediler; 1940-41 yılları arasında İngiliz projesi (Tube Alloys) daha büyük ve daha gelişmiş durumdaydı.[40] Britanya, Ağustos 1941'de Bush ve Conant'ın işbirliğini güçlendirme girişimlerini geri çevirdi çünkü teknolojik liderliğini paylaşma ve ABD'nin kendi atom bombasını geliştirmesine yardım etme konusunda pek de istekli değillerdi. Ancak savaşın başlarında araştırmada önemli ilerlemeler kaydeden İngilizler, ekonomilerinin büyük bir kısmı savaşla meşgulken böyle bir araştırma programını geçindirebilecek kaynaklara sahip değildi; Tube Alloys kısa sürede Amerikan projesinden geride kaldı.[41] İki ülkenin rolleri şimdi tam tersine dönmüştü.[42] Ocak 1943'te ise Conant İngilizlere belirli alanlar dışında artık atom bilgisi alamayacaklarını bildirdi.[43][44] İngilizler bağımsız bir nükleer program olasılığı üzerinde durdu ancak bunun Avrupa'daki savaşa etki gösteremeyeceğine karar verdi.[45]

 
Groves, İngiliz projesinin başkanı James Chadwick ile görüşüyor.

Mart 1943'te Conant, James Chadwick ve diğer bir veya iki İngiliz bilim insanının, silah tasarımı sırlarını açığa çıkarma riskine rağmen Los Alamos'taki bomba tasarım ekibinin onlara ihtiyaç duyacak kadar önemli olduğuna karar verdi.[46] Ağustos 1943'te Churchill ve Roosevelt, ABD, İngiltere ve Kanada'nın çalışmalarını koordine etmek üzere Birleşik Politika Komitesi'ni[47] kuran Quebec Anlaşması'nı[48][49] müzakere etti. Roosevelt ve Churchill arasında Hyde Park Aide-Mémoire olarak bilinen ve Eylül 1944'ün sonlarında imzalanan bir anlaşma, Quebec Anlaşması'nı savaş sonrası döneme kadar genişletti ve "bir 'bomba' nihayet mevcut olduğunda, belki de olgun bir değerlendirmeden sonra, Bu bombardımanın teslim olana kadar tekrarlanacağı konusunda uyarılması gereken Japonlara karşı kullanılması"nı önerdi.[50][51]

Quebec Anlaşması'nın ardından işbirliği yeniden başladığında Amerikalıların ilerlemesi ve harcamaları İngilizleri hayrete düşürdü. Chadwick, Britanya'nın Manhattan Projesi'ne tam anlamıyla dahil olması için baskı yaptı ve savaş sırasında bağımsız bir İngiliz projesine dair umutlarını yitirdi.[45] Churchill'in desteğiyle Groves'un her türlü yardım talebinin yerine getirilmesini sağlamaya çalıştı.[52] Aralık 1943'te Amerika Birleşik Devletleri'ne gelen İngiliz Misyonu arasında Niels Bohr, Otto Frisch, Klaus Fuchs, Rudolf Peierls ve Ernest Titterton yer alıyordu.[53] 1944'ün başlarında daha fazla bilim insanı geldi. Gaz difüzyonu konusunda görevlendirilenler 1944 sonbaharında ayrılırken, Berkeley'de Lawrence ile birlikte Oliphant'ın emrinde çalışan otuz beş kişi mevcut laboratuvar gruplarına atandı ve çoğu savaşın sonuna kadar orada kaldı. Los Alamos'a gönderilen on dokuz kişi aynı zamanda esas olarak patlama ve bomba yapımıyla ilgili olan ancak plütonyumla ilgili olmayan mevcut gruplara da katıldı.[45] Quebec Anlaşması, ABD ve İngiltere'nin karşılıklı rızası olmadan nükleer silahların başka bir ülkeye karşı kullanılmayacağını belirtiyordu. Haziran 1945'te Wilson, Japonya'ya nükleer bomba atılmasının Birleşik Politika Komitesi'nin kararı olarak kaydedilmesini kabul etti.[54]

Birleşik Politika Komitesi, uluslararası pazarlardan uranyum ve toryum cevherlerine tedarik etmek için Haziran 1944'te Groves'un başkanlığında Combined Development Agency kuruldu. Belçika Kongosu ve Kanada, dünyadaki uranyumun çoğunu Doğu Avrupa dışında tutuyordu ve Sürgündeki Belçika Hükümeti de Londra'daydı. Britanya, sınırlı Amerikan araştırması olmadan arzın çoğunu kullanamayacağından, Belçika cevherinin çoğunu Amerika Birleşik Devletleri'ne vermeyi kabul etti.[55] 1944'te Vakıf, Belçika Kongosu'nda maden işleten şirketlerden 1.560.000 kilogram (3.440.000 lb)) uranyum oksit cevheri satın aldı. ABD Hazine Bakanı Henry Morgenthau Jr.'a brifing vermekten kaçınmak için, Trust paralarını tutmak için olağan denetim ve kontrollere tabi olmayan özel bir hesap kullanıldı. 1944 ile 1947'de Vakıf'tan istifası arasında Groves toplam 37,5 milyon dolar yatırdı.[56]

Groves, İngiliz atom araştırmalarını ve İngiliz bilim insanlarının Manhattan Projesi'ne katkılarını takdir etti, ancak Ağustos 1945'te Hiroşima'nın bombalanması zamanında olmasa da Amerika Birleşik Devletleri'nin onlarsız da başarılı olabileceğini belirtti.[57] Britanya'nın savaş zamanı katılımı, 1946 McMahon Yasası'nın Amerikan nükleer işbirliğini geçici olarak sona erdirdiği savaştan sonra Birleşik Krallık'ın bağımsız nükleer silah programının başarısı için çok önemliydi.[45]

Proje sahaları

değiştir
Büyük proje alanlarının işaretlendiği Amerika Birleşik Devletleri ve Güney Kanada haritası Berkeley, CaliforniaInyokern, CaliforniaRichland, WashingtonTrail, Britanya KolumbiyasıWendover, UtahMonticello, UtahUravan, ColoradoLos Alamos, New MexicoAlamogordo, New MexicoAmes, IowaSt Louis, MissouriChicago, IllinoisDana, IndianaDayton, OhioSylacauga, AlabamaMorgantown, West VirginiaOak Ridge, TennesseeChalk River LaboratuvarlarıRochester, New YorkWashington, D.C.
Manhattan Projesi için önemli olan ABD ve Kanada sahalarından bir seçki. Daha fazla bilgi için konuma tıklayın.

Oak Ridge

değiştir
Çoğunluğu kadınlardan oluşan bir işçi grubu binadan dışarı akın ediyor. Bir reklam panosu onları "C.E.W. COUNT'un proje bilgilerini korumaya devam etmesini sağlayın!" 
11 Ağustos 1945'te Oak Ridge, Tennessee'deki Clinton Engineer Works'teki Y-12 uranyum zenginleştirme tesisinde vardiya değişimi. Mayıs 1945'e gelindiğinde Clinton Engineer Works'te 82.000 kişi çalışıyordu.[58] Manhattan Bölgesi fotoğrafçısı Ed Westcott'un fotoğrafı.

Projeyi devralmasının ertesi günü Groves, Albay Marshall'la birlikte önerilen alanı incelemek için Tennessee'ye gitti ve Groves bundan etkilendi.[59][60] 29 Eylül 1942'de, Amerika Birleşik Devletleri Savaş Müsteşarı Robert P. Patterson, Mühendisler Birliği'ne 3 buçuk milyon dolar maliyetle 23.000 hektar (57.000 akre) araziyi kamulaştırma izni verdi verdi. Daha sonra ilave 1.200 hektar (3.000 akre) alan daha satın alındı. 7 Ekim'de yürürlüğe giren karardan yaklaşık 1.000 aile etkilendi.[61] Protestolar, yasal itirazlar ve 1943'teki Kongre soruşturması sonuç vermedi.[62] Kasım ortasına gelindiğinde polis memurları çiftlik evlerinin kapılarına tahliye duyuruları asıyordu ve inşaat müteahhitleri de satın alınan arazilere taşınıyordu.[63] Bazı ailelere, nesillerdir evleri olan çiftlikleri boşaltmaları için iki hafta önceden bildirimde bulunuldu.[64] Mart 1945'e kadar tamamlanmayan arazi ediniminin nihai maliyeti yalnızca yaklaşık 2,6 milyon dolardı; yani dönüm başına yaklaşık 47 dolardı.[65] Tennessee Valisi Prentice Cooper, Oak Ridge'i hiç kimsenin askeri izin olmadan giremeyeceği tamamen dışlanmış bir alan ilan eden bir bildiri sunulduğunda öfkeyle bunu yırttı.[66]

Başlangıçta Kingston Yıkım Alanı olarak bilinen alan, 1943'ün başlarında resmi olarak Clinton Engineer Works (CEW) olarak yeniden adlandırıldı.[67] Stone & Webster üretim tesislerine odaklanırken, mimarlık ve mühendislik firması Skidmore, Owings & Merrill 13.000 kişilik bir toplu konut projesi geliştirdi. Proje, yeni Oak Ridge kasabasının adını aldığı Black Oak Ridge'in yamaçlarında bulunuyordu.[68] Ağustos 1943'te Nichols'un, Manhattan Mühendis Bölgesi'nin başkanı olarak Marshall'ın yerini almasıyla ordunun Oak Ridge'deki varlığı arttı. İlk görevlerinden biri, ilçe merkezini Oak Ridge'e taşımaktı ancak bunu bölgenin adını değiştirmeden gerçekleştirdiler.[69] Eylül 1943'te toplumsal tesislerin idaresi, Roane-Anderson Company adlı bir yan kuruluş aracılığıyla Turner Construction'a devredildi.[70] Kimya mühendisleri, %10 ila %12 oranında zenginleştirilmiş uranyum 235 üretmeye yönelik "çılgınca çabaların" bir parçasıydı.[71] Oak Ridge'in nüfusu çok geçmeden planlananın çok ötesine geçti ve Mayıs 1945'te 75.000'e ulaştı; bu sırada Clinton Engineer Works'te 82.000 kişi,[58] Roane-Anderson'da ise 10.000 kişi çalışıyordu.[70]

Los Alamos

değiştir
 
Los Alamos bölgesinin haritası, New Mexico, 1943–1945

Project Y'nin Oak Ridge'e taşınması fikri değerlendirildi ancak gözden uzak bir yerde olması gerektiğine karar verildi. Oppenheimer'ın tavsiyesi üzerine uygun bir yer arayışı, Oppenheimer'ın bir çiftliğe sahip olduğu Albuquerque, New Mexico civarına kadar daraltıldı.[72] 16 Kasım 1942'de Oppenheimer, Groves, Dudley ve diğerleri Los Alamos Ranch School çevresini gezdiler. Oppenheimer, projede çalışanlara ilham vereceğini umduğu doğal güzelliğini öne sürerek bu alanı güçlü bir şekilde tercih ettiğini ifade etti.[73][74] Mühendisler erişim yolunun zayıf olması ve su kaynağının yeterli olup olmayacağı konusunda endişeliydi ancak bunun dışında bu bölgenin ideal olduğunu düşünüyorlardı.[75]

Patterson, 25 Kasım 1942'de bölgenin satın alınmasını onayladı ve 3.600 hektar (8.900 akre) dışında tamamı zaten Federal Hükûmet'e ait olan 22.000 hektar (54.000 akre) arazinin satın alınması için 440.000$ bütçe verdi.[76] Tarım Bakanı Claude R. Wickard, 45.100 dönümlük (18.300 hektar) Amerika Birleşik Devletleri Orman Servisi arazisini "askeri gereklilik devam ettiği sürece" Savaş Bakanlığı'na verdi.[77] Savaş zamanı arazi alımları sonunda toplam alan 18.509,1 hektar (45.737 akre) oldu ancak yalnızca 414.971 dolar harcandı.[76] Çalışmalar Aralık 1942'de başladı. Groves başlangıçta inşaat için 300.000 dolar ayırmıştı; bu Oppenheimer'ın öngördüğü miktardan iki kat daha fazlaydı ancak 30 Kasım 1943'te iş bittiğinde 7 milyon doların üzerinde harcama yapılmıştı.[78]

Savaş sırasında Los Alamos'a "Y Bölgesi (Site Y)" veya "Tepe (the Hill)" de deniyordu.[79] Başlangıçta buranın, Oppenheimer ve diğer araştırmacıların ordu içi çalıştıkları bir askeri laboratuvar olması planlanmıştı ancak Robert Bacher ve Isidor Rabi bu fikre karşı çıktılar ve Oppenheimer'ı diğer bilim insanlarıyla birlikte itiraz etmeye ikna ettiler. Conant, Groves ve Oppenheimer daha sonra laboratuvarın Savaş Bakanlığı ile olan sözleşmeleri kapsamında Kaliforniya Üniversitesi tarafından işletilmesini öngören bir uzlaşma tasarladılar.[80] Dorothy McKibbin, Santa Fe'deki şubeyi yönetiyordu ve burada yeni gelenlerle tanışıp onlara geçiş kartları veriyordu.[81]

 
İlk nükleer reaktör olan Chicago Pile-1'de çalışan Chicago Üniversitesi ekibinden bazıları; ön sırada Enrico Fermi ve Walter Zinn ve ikinci sırada Harold Agnew, Leona Woods ve Leó Szilárd yer alıyor.

25 Haziran 1942'de bir Ordu-OSRD konseyi, Chicago'nun güneybatısındaki Argonne Ormanı koruma alanında plütonyum üretimi için bir pilot tesis kurmaya karar verdi. Temmuz ayında Nichols, Cook County Orman Koruma Bölgesi'nden 425 hektar (1.050 akre)) bir araziyi kiraladı ve Kaptan James F. Grafton, Chicago bölge mühendisi olarak atandı. Kısa sürede operasyonların ölçeğinin bölge için çok büyük olduğu anlaşıldı ve pilot tesisin Oak Ridge'de inşa edilmesine ve bir araştırma ve test tesisinin de Chicago'da tutulmasına karar verildi.[82][83]

Argonne'daki tesisin kurulumunda yaşanan gecikmeler, Arthur Compton'un, Chicago Üniversitesi'ndeki Stagg Field tribünlerinin altına ilk nükleer reaktörü inşa etmesi için Metalurji Laboratuvarı'na yetki vermesine yol açtı. Reaktör, muazzam miktarda saflaştırılmış grafit bloklara ve hem metalik hem de toz oksit formlarında uranyuma ihtiyaç duyuyordu. O zamanlar sınırlı miktarda saf uranyum metali kaynağı vardı. Iowa Eyalet Üniversitesi'nden Frank Spedding yalnızca 900 kilo üretebildi. Derme çatma bir süreçle aceleyle üretilen Westinghouse Lamba Fabrikası tarafından ise 2.5 ton tedarik edildi. Reaktörü çevrelemek için Goodyear Tire tarafından büyük kare bir balon inşa edildi.[84][85]

Etkileri

değiştir

Kanada'da proje kapsamında Port Radium'daki uraninit işleyen Eldorado Maden ocağı'nda hiçbir önlem alınmadan ve radyoaktif bilgilendirme yapılmadan 1942 yılından 1960 yılına kadar çalıştırılan ve radyoaktif cevheri bez çuvallarla taşıttırılan Deline (Délı̨ne) kabilesinden Kızılderili Sahtular arasında kanser sonucu ölümler baş göstermiş ve Deline köyünün bütün yetişkin erkekleri ölmüş ve köyün adı "Dullar Köyü" (village of widows) olarak anılmaya başlanmıştır. 1999 yılında Peter Blow tarafından yapılan Village of Widows adlı belgesel filmde Sahtuların maruz kaldıkları radyoaktif dehşet belgelenmiştir.[86]

Ayrıca bakınız

değiştir

Alıntılar

değiştir
  1. ^ Jones 1985.
  2. ^ a b c Hewlett & Anderson 1962.
  3. ^ "Fermi at Columbia | Department of Physics". physics.columbia.edu. 21 Haziran 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Temmuz 2019. 
  4. ^ a b c d e f Rhodes 1986.
  5. ^ a b c d e f g h Hewlett & Anderson 1962.
  6. ^ "A brief history of the University of California". University of California. 26 Temmuz 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Nisan 2018. 
    "UC 150th Anniversary Timeline". University of California. 9 Ocak 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Nisan 2018. 
  7. ^ "Past Chancellors". Berkeley Office of the Chancellor. 16 Nisan 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Nisan 2018. 
  8. ^ "Executive Order 8807 Establishing the Office of Scientific Research and Development". 28 Haziran 1941. 12 Aralık 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Haziran 2011. 
  9. ^ a b c d e f g Jones 1985.
  10. ^ a b Phelps 2010.
  11. ^ Williams 1960.
  12. ^ Nichols 1987.
  13. ^ a b c Hoddeson et al. 1993
  14. ^ Groves 1962.
  15. ^ Serber & Rhodes 1992.
  16. ^ Bethe 1991, s. 30.
  17. ^ "Ignition of the Atmosphere with Nuclear Bombs" (PDF). Los Alamos National Laboratory. 1946. 18 Nisan 2005 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Kasım 2008. 
  18. ^ Bethe 1991, ss. xi, 30.
  19. ^ Broad, William J. (30 Ekim 2007). "Why They Called It the Manhattan Project". The New York Times. 26 Nisan 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Ekim 2010. 
  20. ^ a b Jones 1985, ss. 41–44.
  21. ^ Sullivan 2016, ss. 86–87.
  22. ^ Fine & Remington 1972, s. 652.
  23. ^ Nichols 1987, s. 174.
  24. ^ Hewlett & Anderson 1962, ss. 76–78.
  25. ^ Fine & Remington 1972, s. 654.
  26. ^ Jones 1985, ss. 57–61.
  27. ^ a b Fine & Remington 1972, s. 657.
  28. ^ "Science:Atomic Footprint". Time. 17 Eylül 1945. 18 Ocak 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Ocak 2022. 
  29. ^ Hewlett & Anderson 1962, s. 81.
  30. ^ a b Jones 1985, ss. 74–77.
  31. ^ Groves 1962, ss. 4–5.
  32. ^ Fine & Remington 1972, ss. 659–661.
  33. ^ Groves 1962, ss. 27–28.
  34. ^ Groves 1962, ss. 44–45.
  35. ^ Groves 1962, ss. 22–23.
  36. ^ Jones 1985, ss. 80–82.
  37. ^ Ermenc 1989, s. 238.
  38. ^ Groves 1962, ss. 61–63.
  39. ^ Nichols 1987, ss. 72–73.
  40. ^ Phelps 2010, ss. 282–283.
  41. ^ Bernstein 1976, ss. 206–208.
  42. ^ Villa 1981, ss. 144–145.
  43. ^ Stacey 1970, s. 517.
  44. ^ Bernstein 1976, s. 211.
  45. ^ a b c d Fakley, Dennis C. (Winter–Bahar 1983). "The British Mission". Los Alamos Science (7): 186-189. 3 Şubat 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Haziran 2024. 
  46. ^ Bernstein 1976, ss. 213.
  47. ^ Jones 1985, s. 296.
  48. ^ Gowing 1964, ss. 168–173.
  49. ^ Bernstein 1976, ss. 216–217.
  50. ^ "Hyde Park Aide-Mémoire (18 September 1944)". Atomic Heritage Foundation. 2022. 18 Şubat 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  51. ^ Gowing 1964, ss. 340–342.
  52. ^ Gowing 1964, ss. 242–244.
  53. ^ Hunner 2004, s. 26.
  54. ^ Gowing 1964, s. 372.
  55. ^ Bernstein 1976, ss. 223–224.
  56. ^ Jones 1985, ss. 90, 299–306.
  57. ^ Groves 1962, s. 408.
  58. ^ a b Johnson & Jackson 1981, ss. 168–169.
  59. ^ Hewlett & Anderson 1962, ss. 116–117.
  60. ^ Groves 1962, ss. 25–26.
  61. ^ Jones 1985, s. 78.
  62. ^ Johnson & Jackson 1981, ss. 39–43.
  63. ^ Fine & Remington 1972, ss. 663–664.
  64. ^ "Oak Ridge National Laboratory Review, Vol. 25, Nos. 3 and 4, 2002". ornl.gov. 25 Ağustos 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Mart 2010. 
  65. ^ Jones 1985, ss. 327–328.
  66. ^ Johnson & Jackson 1981, s. 49.
  67. ^ Johnson & Jackson 1981, s. 8.
  68. ^ Johnson & Jackson 1981, ss. 14–17.
  69. ^ Jones 1985, s. 88.
  70. ^ a b Jones 1985, ss. 443–446.
  71. ^ William J. (Bill) Wilcox Jr., Oak Ridge City Historian, Retired Technical Director for the Oak Ridge Y-12 & K-25 Plants, 11 November 2007, Early Days of Oak Ridge and Wartime Y-12, Retrieved 22 November 2014
  72. ^ Jones 1985, ss. 83–84.
  73. ^ Fine & Remington 1972, ss. 664–665.
  74. ^ "50th Anniversary Article: Oppenheimer's Better Idea: Ranch School Becomes Arsenal of Democracy". Los Alamos National Laboratory. 20 Nisan 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Nisan 2011. 
  75. ^ Groves 1962, ss. 66–67.
  76. ^ a b Jones 1985, ss. 328–331.
  77. ^ "Secretary of Agriculture granting use of land for Demolition Range" (PDF). Los Alamos National Laboratory. 8 Nisan 1943. 20 Nisan 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 6 Nisan 2011. 
  78. ^ Hunner 2004, ss. 31–32.
  79. ^ Hunner 2004, s. 29.
  80. ^ Hewlett & Anderson 1962, ss. 230–232.
  81. ^ Conant 2005, ss. 58–61.
  82. ^ Jones 1985, ss. 67–71.
  83. ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; Red Gate Woods isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme)
  84. ^ "FRONTIERS Research Highlights 1946–1996" (PDF). Office of Public Affairs, Argonne National Laboratory. 1996. s. 11. doi:10.2172/770687. OSTI 770687. 17 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 25 Haziran 2024. 
  85. ^ Walsh, John (19 Haziran 1981). "A Manhattan Project Postscript" (PDF). Science. 212 (4501): 1369-1371. Bibcode:1981Sci...212.1369W. doi:10.1126/science.212.4501.1369. ISSN 0036-8075. PMID 17746246. 29 Haziran 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 23 Mart 2013. 
  86. ^ Deline Uranium Team, 2005

Genel ve alıntılanmış kaynaklar

değiştir

Genel, idari ve diplomatik geçmiş

değiştir

Teknik geçmiş

değiştir

Dış bağlantılar

değiştir


Kaynak hatası: <ref> "not" adında grup ana etiketi bulunuyor, ancak <references group="not"/> etiketinin karşılığı bulunamadı (Bkz: Kaynak gösterme)