[go: up one dir, main page]

Karakura (bazı yörelerde Karavura[1]); acıklı, kötücül bir ruhun adı. Bazı inanışlara göre yeni doğum yapmış lohusa kadınları korkutan ve ciğerlerini alıp götürdüğüne inanılan ruh, hayali yaratık. İnsanlara korkulu kâbusları ve karabasanları gönderen odur. Adıyla çocuklar korkutulur.

Bir başka görüşe göre biçimsiz (şekilsiz) düşünülen bir varlık. Eski çağlarda insanları uykuda yakalayıp korkuturmuş. Sonra nefes almalarını engelleyerek ses çıkarmalarını önler, ciğerlerini alıp götürürmüş. Bu varlıklar kedi gibi hafiften ve sakin sakin gezen canlı biçiminde betimleniyordu.

Erzurum ve Erzincan yöresindeki inanışlara göre bu tabiat üstü güç, albastı gibi lohusalara musallat olan, onları korkutarak, ciğerlerini söküp götüren bir varlıktır. Konya civarında anlatıldığına göre, bu ruh, keçiye benzeyen fakat kedi büyüklüğünde olan, insanların üstüne çökerek onları boğmaya çalışan bir yaratık şeklinde düşünülür. Gün ışığından korkar, güneş doğunca kımıldayamaz; ancak o zaman yakalanabilir. Ona yemin ettirdikten sonra köle gibi kullanmak mümkün olurmuş. Karakura yatağında ekmek kırıntısı olan insanları da çok severmiş. Böyle yataklarda uyuyanlar karakura tarafından bastırılır, kâbus görür, sıkıntı çekerlermiş. Ayrıca bu yaratık Sivas yöresinde "Elkişave" olarak da adlandırılır. Sivas'ta da bu hikâye aynen bu şekilde anlatılır. Alakura/Alagura adıyla bilinen başka bir türüne de halk inançlarında rastlanır. Karakura ayrıca Karadeniz bölgesi halk anlatıları içerisinde de yer alır.[2]

Kaynakça

değiştir
  1. ^ Sivas Efsaneleri, Kutlu Özen, 2001, Dilek Matbaası (Sayfa: 354)
  2. ^ Türk Kültüründe “Alkarısı” İnancı Ve Bu İnanca Bağlı Olarak Anlatılan Efsaneler, Prof. Dr. Esma Şimşek, Akra Uluslararası Kültür Sanat Edebiyat Ve Eğitim Bilimleri Dergisi 2017 (S.12) C.5 / S.99-115