[go: up one dir, main page]

Anksiyete

hoş olmayan bir iç karışıklık durumu ile karakterize edilen duygu
20 Haziran 2024 tarihinde kontrol edilmiş kararlı sürüm gösterilmektedir. İnceleme bekleyen 1 değişiklik bulunmaktadır.

Kaygı, endişe ya da anksiyete, hoş olmayan bir iç çatışma durumu ile karakterize olan, sıklıkla ileri geri ilerleme gibi sinirsel davranışların eşlik ettiği bir duygudur.[1] Bu durum, beklenen olaylar karşısında öznel olarak hoş olmayan dehşet duygularıdır.[2][Alıntı gerek]

Anxiety (Anksiyete), 1894, Edvard Munch

Kaygı, genellikle öznel olarak tehditkar görülen bir duruma aşırı tepki olarak genelleştirilmiş ve odaklanmamış bir huzursuzluk ve endişe hissidir.[3] Anksiyeteye genellikle kas gerginliği,[4] huzursuzluk, yorgunluk ve yoğunlaşma sorunları eşlik eder. Kaygı, algılanan bir ani tehdit cevabı olan korku ile yakından ilişkilidir. Anksiyeteyse gelecekteki tehdit beklentisini içerir.[4] Kaygıyla karşılaşan insanlar onlara karşı geçmişte kaygı uyandıran durumlardan kaçınabilir.[5]

Kaygı, canlıların dış ortama uyum çabasında koruyucu bir tepkidir. Denetim dışına çıkıp bireyin işlevselliğini aksattığında kaygı bozuklukları adı altında incelenirler. Terleme, titreme, çarpıntı gibi bedensel belirtileri görülebilir. Başına kötü bir şey geleceğini düşünme, rezil olmaktan veya komik duruma düşmekten korkma gibi bilişsel (düşünsel), fakat çoğu kez nedeni belirsiz, tanımlanamayan bir gerginlik durumudur.

Kaygı, genelde kavramsal, bedensel, duygusal ve davranışsal bileşenlere sahip olmak biçiminde tanımlanır (Seligman, Walker & Rosenhan, 2001). Kan basıncı ve kalp atışının artması, terleme, ana kas gruplarına ani kan akışının hücum etmesi nedeniyle kaslarda gerginlik, bağışıklık ve sindirim sistemi işlevlerinin yavaşlaması gibi fiziksel etkileri vardır. Bunlara ek olarak mide bulantısı, el ve ayaklarda soğukluk, titreme, üşüme hissedilir. Ayrıca ağız kuruluğu, yutkunma zorluğu, mide bulantısı, ani tansiyon düşüşü, bayılma, ölecekmiş hissi gibi fiziksel belirtiler de görülmektedir.[6]

Duygusal açıdan ise korku ve panik hissine neden olur. Kişi her şeyi olabilecek en olumsuz yönüyle ele alır, moral seviyesi en alt düzeydedir. Davranışsal olarak ise birey, anksiyetenin kaynağından kaçma eğilimi gösterir. Yine de kaygıdan sadece hastalıklı bir durummuş gibi bahsetmek yanlış olur. Bu his, korku, kızgınlık, üzüntü ve mutluluk gibi duygularla beraber gelen, insanların hayatta kalmasıyla bağlantılı temel duygulanımlardan birisidir.

Her insan zaman zaman herhangi bir hastalık belirtisi olmaksızın yaşamın olağan bir parçası olarak anksiyete yaşayabilir. Ancak yaşanan anksiyete bazen bedensel ya da psikiyatrik bir hastalığın belirtisi olarak da ortaya çıkabilmektedir.[7]

Ayrıca bakınız

değiştir

Kaynakça

değiştir
  1. ^ Seligman ME, Walker EF, Rosenhan DL (1989). Abnormal psychology. 4th. New York: W.W. Norton & Company. [sayfa belirt]
  2. ^ Davison GC (2008). Abnormal Psychology. Toronto: Veronica Visentin. s. 154. ISBN 978-0-470-84072-6. 
  3. ^ Bouras N, Holt G (2007). Psychiatric and Behavioral Disorders in Intellectual and Developmental Disabilities. 2nd. Cambridge University Press. ISBN 9781139461306. 26 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Haziran 2020. [sayfa belirt]
  4. ^ a b American Psychiatric Association (2013). Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders. Fifth. Arlington, VA: American Psychiatric Publishing. s. 189. ISBN 978-0-89042-555-8. 
  5. ^ Barker P (2003). Psychiatric and Mental Health Nursing: The Craft of Caring. London 0: Edward Arnold. ISBN 978-0-340-81026-2. [sayfa belirt]
  6. ^ Kaygı Bozuklukları 17 Kasım 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Monomente
  7. ^ "ANKSİYETE". 13 Ekim 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Haziran 2015.